Overthinking Nedir?
Overthink, kelime anlamıyla “aşırı düşünmek” anlamına gelir. Bir durumu, olayı veya düşünceyi gereğinden fazla analiz etmek, üzerinde sürekli düşünmek veya aşırı düşünceye dalmak anlamına gelir. Overthinking, genellikle bir konu hakkında sürekli endişe etme, olası senaryoları sonsuz bir döngüde düşünme ve karar verme sürecini aşırı uzatma eğilimiyle karakterizedir.
Overthinking, kaygı ve stresi artırabilir ve genellikle negatif bir döngüye yol açabilir. Kişi, sürekli olarak olumsuz sonuçları veya en kötü senaryoları düşünerek kendini daha da endişeli hissedebilir. Bu durum, kişinin zihinsel sağlığını, yaşam kalitesini, karar verme becerilerini ve ilişkilerini olumsuz yönde etkileyebilir.
Overthinking (Aşırı Düşünme)’nin Günlük Yaşamda Genel Yansımaları
Overthinkerlar, herhangi bir konuda bir karar vermeye çalışırken veya bir sorunu çözmeye çalışırken aşırı analiz yapma eğilimindedirler. Karar verme süreci sürekli olarak tekrarlanır ve sonuç almak için gereğinden fazla zaman harcanır. Ayrıca, geçmiş olayları sürekli olarak hatırlayıp üzerinde düşünme veya gelecekteki olası durumları sürekli olarak kurgulama eğilimi de vardır.
Overthinkerlar, düşüncelerini kontrol etmekte zorluk çekerler ve zamanlarının büyük bir kısmını aşırı düşüncelere kapılıp geçirebilirler. Bu durum, genellikle iş performansını düşürebilir, uyku sorunlarına yol açabilir ve kişinin genel refahını etkileyebilir.
Overthinking’e eğilimli olan kişiler, stres yönetimi teknikleri, zihin farkındalığı (mindfulness) egzersizleri ve bilişsel davranış terapisi gibi yöntemlerle bu düşünce kalıplarını yönetmeyi öğrenebilirler. Kendi düşüncelerini sorgulama, pozitif düşünce alıştırmaları yapma ve olayları gerçekçi bir şekilde değerlendirme gibi teknikler, overthinking’i azaltmaya yardımcı olabilir.
Overthinking Kimlerde Daha Fazla Görülür?
Overthinking, herhangi bir insanın yaşayabileceği bir durum olmakla birlikte bazı kişilerde daha yaygın olarak görülebilir. Aşağıda, overthinking’e daha yatkın olabilecek bazı faktörler ve gruplar bulunmaktadır:
- Kaygı bozukluğu olan kişiler: Genel anksiyete bozukluğu, sosyal anksiyete bozukluğu veya obsesif kompulsif bozukluk gibi kaygı bozuklukları, sürekli endişe ve aşırı düşünme eğilimini içerebilir.
- Perfeksiyonist kişilik özelliklerine sahip olanlar: Mükemmeliyetçilik eğilimleri olan kişiler, sürekli olarak ayrıntılara takılıp kalma, kendilerini eleştirme ve her şeyi mükemmel hale getirmeye çalışma eğilimindedirler.
- Geçmiş travmaları olanlar: Travmatik deneyimler yaşamış kişiler, geçmiş olayları sürekli olarak düşünme ve analiz etme eğilimine sahip olabilirler. Travmatik deneyimler, overthinking’i tetikleyebilir ve kişinin zihninde tekrar tekrar canlanabilir.
- Kararsızlık yaşayanlar: Karar vermekte güçlük çeken kişiler, her seçeneği sonsuz bir şekilde analiz etme ve kararsızlık yaşama eğilimindedirler. Bu durum, overthinking’e yatkınlığı artırabilir.
- Duygusal olarak hassas olanlar: Duygusal olarak hassas kişiler, olayları derinlemesine düşünme ve duygusal olarak üzerlerine almaya daha yatkın olabilirler. Bu, overthinking eğilimini artırabilir.
- Yaratıcı kişiler: Yaratıcı düşünme süreçleriyle ilgilenen kişiler, düşünceleri ve fikirleri sürekli olarak analiz etme ve yeni perspektifler bulma eğiliminde olabilirler. Bu da overthinking’e eğilimi artırabilir.
Bunlara ek olarak, overthinking herhangi bir kişide görülebilir ve yukarıdaki faktörlerin varlığı, bu kişilerde overthinking’i daha da güçlendirebilir. Her bireyin yaşam deneyimleri, kişilik özellikleri ve zihinsel sağlık durumu overthinking’e yatkınlığı etkileyebilir.
Overthinking Hangi Psikolojik Bozukluklarla İlişkilidir
Overthinking, bazı ruhsal bozukluklarla ilişkilendirilebilir ve bu bozukluklara katkıda bulunabilir. Aşağıda, overthinking’in sıkça görüldüğü ruhsal bozukluklardan bazıları yer almaktadır:
- Genel anksiyete bozukluğu: Overthinking, sürekli endişe, kaygı ve olumsuz senaryoları düşünme eğilimiyle ilişkilendirilen genel anksiyete bozukluğuyla sıkça bir arada görülür. Kişi, günlük yaşam aktiviteleriyle ilgili gereğinden fazla düşünceye ve kaygıya kapılabilir.
- Sosyal anksiyete bozukluğu: Sosyal anksiyete bozukluğu olan kişiler, sosyal etkileşimlerle ilgili sürekli endişe ve düşüncelerle mücadele ederler. Başkalarının ne düşündüğü, nasıl göründükleri veya kendileri hakkında ne düşünebilecekleri konusunda aşırı düşünme eğilimindedirler.
- Obsesif-kompulsif bozukluk (OKB): Obsesif-kompulsif bozukluğu olan kişiler, tekrarlayan obsesif düşünceler ve bunlara bağlı olarak ortaya çıkan kompulsif davranışlarla mücadele ederler. Overthinking, OKB’nin bir parçası olarak yoğun düşünce döngülerini tetikleyebilir.
- Depresyon: Depresyon, düşüncelerde sürekli olarak olumsuzluk, umutsuzluk ve düşük benlik değeri ile ilişkilidir. Overthinking, depresyon sürecini ağırlaştırabilir ve kişinin olumsuz düşüncelerle sıkışıp kalmasına yol açabilir.
- Baş ağrısı bozuklukları: Baş ağrısı bozuklukları, stres ve kaygıyla ilişkilendirilebilir. Overthinking, zihinsel stresin artmasına ve dolayısıyla baş ağrılarının sıklaşmasına katkıda bulunabilir.
- Uyku bozuklukları: Overthinking, uyku düzenini ve kalitesini olumsuz etkileyebilir. Gece düşüncelerle uğraşma, zihnin dinlenmesini engelleyerek uyku sorunlarına yol açabilir.
Bu ruhsal bozukluklar overthinking’i tetikleyebilirken, aynı zamanda overthinking de bu bozuklukların belirtilerini artırabilir. Önemli olan, bu durumları tanımak, gerekli destek ve tedavi yöntemleriyle bu düşünce kalıplarını yönetmek ve zihinsel sağlığı iyileştirmektir.
Overthinking ve Psikoterapi Yöntemleri: Nasıl Çalışılır?
Overthinking’i yönetmek ve azaltmak için farklı psikoterapi türleri faydalı olabilir. İşte overthinking’i ele almak için yaygın olarak kullanılan bazı terapi türleri:
- Bilişsel Davranışçı Terapi (BDT): BDT, düşüncelerinizi ve düşünce süreçlerinizi anlamak, olumsuz düşünce kalıplarını tanımlamak ve değiştirmek üzerine odaklanır. Terapistle birlikte, gerçekçi olmayan düşünceleri sorgulayarak, alternatif ve daha dengeli düşünceleri geliştirmeyi öğrenirsiniz. Bu terapi, overthinking’e yol açan olumsuz düşünce döngülerini kırmak ve daha sağlıklı düşünce alışkanlıkları geliştirmek için etkili olabilir.
- Kabul ve Kararlılık Terapisi (ACT): ACT, düşüncelerle uğraşmanın yerine kabul, farkındalık ve değerlerinize dayalı olarak hareket etmeyi vurgular. Overthinking’e takılı kalmak yerine, anı yaşamaya, kabul etmeye ve zihni sakinleştirmeye odaklanır. ACT, overthinking’i azaltmak için farkındalık ve kabul üzerine çalışır.
- Dialektik Davranış Terapisi (DDT): DDT, duygusal düzensizliklerle başa çıkmayı ve olumsuz düşünceleri yönetmeyi hedefler. Overthinking’e meyilli kişilerde sıkça görülen duygusal yoğunluk, kaygı ve stresle başa çıkmak için becerilerin geliştirilmesine odaklanır.
- Şema Terapi: Şema terapi, çocukluk döneminde oluşan kalıplaşmış inançlar ve düşünce kalıplarını ele alır. Overthinking’in altında yatan derinlemesine inançları ve duygusal reaksiyonları keşfetmeyi amaçlar. Şema terapisi, bu kalıpları değiştirmek ve sağlıklı düşünce ve davranışları güçlendirmek için kullanılır.
- Mindfulness (Zihin Farkındalığı) Tabanlı Terapiler: Mindfulness, zihnin şimdiki anı fark etme ve kabul etme becerisini geliştirmeyi vurgular. Bu terapiler, zihni sakinleştirme, düşünceleri gözlemleme ve geçmiş veya geleceğe odaklanmadan anın tadını çıkarmayı öğretir. Mindfulness tabanlı terapiler, overthinking’i azaltmak ve zihni sakinleştirmek için etkili olabilir.
Bu terapi türleri, overthinking’i yönetmek ve düşünce süreçlerini değiştirmek için kullanılan etkili yaklaşımlardır.
Psikoterapinin Overthinking Üzerinde Faydaları Üzerine Araştırma Örnekleri
Araştırma Örneği 1: Bir çalışmada (Papageorgiou ve Wells, 2004), BDT’nin overthinking’i azaltmada etkili olduğu bulunmuştur. Katılımcılar, düşünceleriyle ilgili olumsuz inançları ve düşünce süreçlerini tanımak için eğitildi. BDT oturumları sonrasında katılımcılar, olumsuz düşüncelerini daha etkili bir şekilde sorgulayabildiklerini ve daha dengeli düşünceler geliştirdiklerini bildirmişlerdir. Ayrıca, overthinking düzeyleri üzerinde anlamlı bir azalma gözlenmiştir.
Araştırma Örneği 2: ACT’nin overthinking’i azaltmada etkili olabileceğine dair bir çalışma, bir grup üniversite öğrencisi üzerinde yapılmıştır (Benson ve ark., 2012). Katılımcılar, ACT’nin temel becerilerini öğrenerek, düşünceleriyle daha fazla kabullenme, farkındalık geliştirme ve değerlere dayalı hareket etme becerilerini kazanmışlardır. Sonuçlar, ACT’nin overthinking, kaygı ve stres düzeylerini azaltmada etkili olduğunu göstermiştir.
Araştırma Örneği 3: Bir çalışma, mindfulness tabanlı bir terapi olan Kabalatı ve ark. (2007) tarafından yapılmıştır. Overthinking’e yatkın kişiler üzerinde yapılan bir 8 haftalık mindfulness tabanlı terapi programı, overthinking düzeylerinde anlamlı bir azalma ve zihinsel sakinlikte artış sağlamıştır. Katılımcılar, daha iyi odaklanma becerileri, düşünceleri gözlemleme ve kabullenme yeteneklerinde gelişmeler bildirmişlerdir.
Araştırma Örneği 4: Twohig ve ark. (2010) tarafından yapılan bir çalışma, ACT’nin overthinking üzerindeki etkisini incelemiştir. Araştırmada, obsesif-kompulsif bozukluğu olan bireyler üzerinde ACT’nin etkinliği değerlendirilmiştir. ACT, obsesyonel düşüncelerle başa çıkmada etkili bir strateji olarak görülmüş ve katılımcıların overthinking düzeylerinde anlamlı bir azalma olduğu bulunmuştur.
Araştırma Örneği 5: Aylor ve ark. (2015) tarafından yapılan bir çalışma, ACT’nin kaygı, depresyon ve overthinking üzerindeki etkilerini araştırmıştır. Genel anksiyete bozukluğu olan katılımcılar üzerinde yapılan terapi, ACT’nin overthinking’i azaltmada etkili olduğunu ve genel anksiyete düzeylerinde anlamlı bir azalma sağladığını göstermiştir.
Araştırma Örneği 6: Gloster ve ark. (2017) tarafından yapılan bir meta-analiz, ACT’nin kaygı, stres ve overthinking üzerindeki etkilerini incelemiştir. Meta-analiz, ACT’nin overthinking düzeylerinde ve kaygı/stres düzeylerinde anlamlı bir azalmaya neden olduğunu ve bu etkilerin kısa süreli ve uzun süreli takiplerde devam ettiğini göstermiştir.
Bu araştırma örnekleri farklı terapi yöntemlerinin overthinking üzerinde etkili olduğunu göstermektedir. Ancak, her bireyin yanıtı farklı olabileceğinden, terapinin etkinliği kişiden kişiye değişebilir. Bu konuda siz veya bir yakınınızın desteğe ihtiyacı olduğunu düşünüyorsanız Nora Psikoloji’nin bu konuda çalışan deneyimli psikologlarından destek alabilirsiniz. İzmir’de bulunan Nora Psikoloji şehir dışı ve yurtdışından gelen randevu taleplerine online terapi ile destek sağlamaktadır. Detaylı bilgi için bizimle iletişime geçebilir veya online terapi sayfasını inceleyebilirsiniz.
İlginizi çekebilecek diğer yazılarımız:
- Mükemmeliyetçilik Nedir?
- Anksiyete Nedir?
- Bilişsel Davranışçı Terapi Nedir?
- Kabul ve Kararlılık Terapisi Nedir?
- Şema Terapi Nedir?